Hayatı Sadeleştirmek İçin Derle, Topla, Rahatla ~ Marie Kondo

Eşya kalabalığının, ses ve görüntü kirliliğinin, stres ve yabancılaşmanın alabildiğine arttığı günümüzde insanın evi huzurlu bi sığınak olabilmeli. 

Sade, şirin, zevkli, hayatı kolaylaştırıcı bir sığınak. 

Akşam iş bitip eve dönünce her şeyi yerli yerinde bulmayı ve kalan tüm özgür zamanı keyifli bir şekilde değerlendirmeyi kim istemez ki? Yine sabah kalktığında sadece bedenine uygun ve giyilebilir kıyafetlerden, kombinlerden oluşan bir gardırobu tercih etmez misiniz? Hele makyaj malzemeleri, takılar, tokalar böyle uçsuz bucaksız kutularda karmakarışık olmasa, her çekmeceden, raftan kitap, cd, oyuncak fırlamasa güzel olmaz mı? Elbette bunun yolu derli toplu, düzenli evlerden geçiyor .. Çünkü düzenli evler sadece hoş ve ferah görünmez; aynı zamanda hayatımızı kolaylaştırır, zaman kaybetmemizi engeller.

İşte bu yaz sonu evde ufak tefek tadilatlar yaptırdıktan sonra evi  yeniden düzenleme için en uygun zaman olduğunu düşündüm. Bu konuda araştırmalara başladığımda Marie Kondo ismi ile karşılaştım. Marie Kondo’nun youtube daki eşyaları dikine dizme yöntemleri ile ilgili videolarını ilgiyle  izledim ve akabinde de  uluslararası platformda üç milyon satarak bestsellerlar arasına giren kitabını merak ederek aldım. İlk 50 sayfayı okuduktan sonra merakım iyice arttı. Çünkü gerçekten düzenleme konusunda oldukça heyecanlı ve iddialı cümleler kurmuş. Bu nedenle kitabı biraz ders çalışır gibi okudum. Tüyoları kovalamaya başladım.

Kitabın yazarı Marie Kondo’nun işi insanların evlerini, iş yerlerini, yaşam ve çalışma alanlarını derlemek, toplamak ve düzenlemek için danışmanlık yapmak. İlginç bir iş öyle değil mi? Bu minik Japon kadın düzenleme konusunda pek çok ülkede seminerler ve eğitimler veriyor, geçimini de bu yolla sağlıyor. Fakat burada bahsedilen ev derleme toplama işlemi kullanmadığınız bir eşyayı ortadan kaldırmak ve etrafı temizlemekten çok daha fazlası. Köklü bir değişim ve kalıcı bir düzen yaratmaktan bahsediyor.

Hepimizin sıklıkla yaşadığı durumdur evi sürekli toparlamamıza rağmen bir şekilde sürekli dağılması. Marie Kondo ,  KonMari adını verdiği metodu anlattığı kitabında; birebir uygulayacağımız tavsiyeleri ile tek seferde ve geri dönülmez şekilde evimizi nasıl derleyip toplayacağımızın sırlarını adım adım  anlatıyor.

Metotla ilgili genel hatları ile hatırımda kalan püf noktaları meraklıları için şöyle özetledim:

• Kitabın başından sonuna dek vurgulanan en temel eylem ATMAişlemi. “Eşyaları biriktirmemizin ve yemek yememizin nedeni aynıdır; iştahımızı tatmin etmek.” diyor ve ekliyor “Elimizdekini atamamızın iki temel sebebi vardır; geçmişe bağlılık ve gelecekten korku” Haksız mı? Değil tabi.. Ben de aynen neyi atsam iki gün sonra lazım olacakmış hissine kapılıyorum
• Atma-derleme-toplama işlemi mutlaka metottaki sıra ile yapılacak. Bu sıralama ise şöyle: Öncelik kıyafetlerde. Ardından kitaplar, kağıtlar, muhtelif eşyalar ve son olarak da duygusal bağ kurduğunuz eşyalar bir bir elden geçirilecek ve seçilerek atılacaklara ayrılacak.Derleme işleminin zamanında ve etkinliği için kesinlikle bu sıralama değiştirilmeyecek. 
• Hangi kategoriyi derleyip topluyorsanız o kategorideki her şeyi ama her şeyi tek bir noktada toplayacak ve bir yığın oluşturacaksınız. Örneğin kıyafetleri toplarken bütün gardıroplardaki, baza altlarındaki, vestiyerdeki, kirli sepetindeki, kurumakta olan tüm kıyafetler tek bir noktaya yığılacak. Bunu yaparken kıyafetleri üstler (gömlek, kazak, t-shirt vb), altlar(etek, pantolon, şort), asılması gerekenler (ceket, takım, mont vb), çoraplar, iç çamaşırları, çantalar, aksesuarlar (eşarp, kemer, şapka vb), belli bir amaç doğrultusunda giyilenler (mayo, üniforma vb.), ayakkabılar olarak sınıflandırmayı önermektedir.
• Bu şekilde ortaya dökülen bütün eşyalar bir bir elden geçirilecek ve artık kullanılmayanlar, haz vermeyenler, belki bir gün kullanırım diye saklananlar ile vedalaşılarak atılacak. Bu basamak çok önemli.  Hatta metodun verimliliği bu basamağın etkin yapılmasına bağlı. Temel kriter dokunulan eşyanın haz verip vermemesi. “Düzenlemenin amacının, mümkün olan en doğal durumda yaşamak olduğuna inanıyorum. Bize mutluluk vermeyen ve gerçekten ihtiyacımız olmayan şeylere sahip olmamızın doğaya aykırı olduğunu düşünmüyor musunuz? Ben sadece sevdiğimiz ve ihtiyacımız olan şeylere sahip olmanın en doğal koşul olduğuna inanıyorum.”
• Atma işi bittiğinde bir sonraki adım kalan her eşya için özel ve en uygun yerin bulunması. O eşya mutlaka hep o yerde duracak ve aynı kategori aynı yerde olacak. Yani tüm kitaplar aynı odada, çocuğun bütün eşyaları aynı mekanda, bütün kozmetikler aynı çekmecede gibi.
• Sonrası katlama ve dizme kısımları. Dikkat edilecek husus kıyafetleri yatay değil, dik sıralamaktır.

— Kitabı sevdim. Sevmemin en temel sebebi ise kitapta ev toplama ile ilgili bi sürü taktik anlatırken bunun yanı sıra tertipli olmanın pek çok iyileştirici etkileri de anlatıyor. Ev toplamanın felsefesini yazmış birçok yerde.  “Neye sahip olmak istediğiniz konusu, hayatınızı nasıl sürdürmek istediğiniz meselesi ile yakından ilişkilidir. Geçmişe bağlılık ve geleceğe ilişkin korku sadece eşyaları seçme şeklinizi değil, aynı zamanda işiniz dahil olmak üzere hayatın her alanında yaptığınız seçimlerde kullandığınız ölçütü temsil eder.”

— Bunun yanı sıra evi bir an önce toplama konusunda pozitif bir motivasyon sağladı. “Duygusal açıdan önem taşıyan her bir öğeyi elinize alıp bunlarla ne yapacağınıza karar verirken aslında geçmişinizle yüzleşiyorsunuz”.

— Katlama yöntemi ile hayatım kolaylaştı  ✌  “…amaç her bir parçayı dikdörtgen şeklini alacak şekilde katlamaktır”

— Kitap minik, hoş tasarımlı ciltli bir kapağa sahip . Önemli cümleler kalın harfler ile belirginleştirilmiş; iyi de olmuş. Ancak çevirinin çok iyi olduğunu düşünmüyorum. Anlaşılmasına anlaşılıyor ama iyileştirilebilir. Ayrıca biraz teknikle ilgili görsellerle zenginleştirilmiş olsaydı daha iyi olurdu.

 “…toparlamak hayatın amacı değildir. Size tavsiyem şu;zamanınızı ve tutkunuzu size en fazla keyif veren şeyleri yapmak için harcayın.Kendinizi hayatınız olarak nitelendirebileceğiniz şeyle meşgul edin.Bu noktada evinize çeki düzen vermenin kalbinize dokunacak,hayatınızın tamamını kaplayacak şeyi bulmanıza yardımcı olacağına inanıyorum.Hayatınız ancak evinizi düzene koyduktan sonra tam anlamıyla başlar”

Kısaca, eğer çocukluk kıyafetlerinizi bile saklayacak kadar eşyalarınıza ve anılarınıza bağlıysanız, bu kitaptan pek haz etmeyebilirsiniz neticede herkesin bir kitaptan beklentisi farklıdır. Ben de bıraktığı tadı sizde bırakmayabilir ama yine de bu Japon düzenleme sanatına bir şans verin ve sade yaşam alanının keyfine varın derim. Metodu uygulamak için biraz çaba gösterdiğinizde bu kadar fazlalıkla nasıl da yaşamışım diye şaşırabilirsiniz.

Daha iyi ve keyifli bir yaşam için heyecanlanarak kalın ; )